21 Ağustos 2015 Cuma

"Tevfik Uyar’ın Astrolojinin Bilimle İmtihanı adlı kitabı Türk literatüründe örneği olmayan bir astroloji eleştirisi." Özgün Muti Radikal Kitap için değerlendirdi "Mars ve Venüs'ün etkisidir tatlım!"


https://www.facebook.com/kirmizikediyayinevi/photos/pcb.901109549958860/901100876626394/?type=1&theater

Mars ve Venüs’ün etkisidir tatlım!

Tevfik Uyar’ın Astrolojinin Bilimle İmtihanı Türk literatüründe örneği olmayan bir astroloji eleştirisi.

21.08.2015 00:45

ÖZGÜN MUTİ

Mars ve Venüs’ün etkisidir tatlım!
 
Tevfik Uyar’ın Astrolojinin Bilimle İmtihanı: Yıldızlar Size Ne söylemiyor? adlı kitabı, bugüne kadar Türk literatüründe örneği olmayan bir astroloji eleştirisi. Kitabın yazarı, uçak mühendisi, İşletme Yönetimi’nde doktora çalışmasına ve Sosyoloji lisansına devam eden bir bilim insanı. Yazar, ayrıca, “Açık Bilim” dergisinin kurucularından ve “Yalansavar skeptik” grubunun da üyesi. Bazılarınız yazarı, bilimkurgu alanındaki çeşitli yarışmalarda derece almış öykülerinden derlenenGalaktik Tiyatro isimli kitabı ile de tanıyordur.  Uyar bu sefer popüler bilim kategorisindeki kitabı ile yeniden raflarda.
Peki, ne anlatıyor Astroloji’nin Bilimle İmtihanı? Kitap üç ana bölüme ayrılıyor.  İlk bölümde, astrolojinin tarihi; ikinci bölümde, neden bir bilim dalı olamayacağı anlatılırken; son olarak “Niçin Tuttu? ayrımında astrolojinin neden bu kadar popüler olduğuna dair açıklamalar getiriliyor.
Son ayrım özellikle çok ilgi çekici. Bölümün detaylarında astrolojiye inanmamızın psikolojik temellerini okuyabilirsiniz. Bu kısımda ayrıca, Tevfik Uyar’ın daha önce ders verdiği bir sınıf dolusu öğrenci üzerinde acımasızca uyguladığı test de yer alıyor. Kitaba da eklenen benzer bir testi,  okur olarak siz de uygulayabilir ve burçlarla ilişkinizi gözden geçirebilirsiniz.
Hareketli ve dinamik bir dil
Tevfik Uyar, bir bilim insanı olarak, gerçekleri anlatma görevini, bilimsel veriler, kuramlar, test ve analizlerle kâğıda aktarırken, kalemini mümkün olduğunca akademik dilden sakınmış. Popüler bilim kategorisinde sayılabilecek kitabın dili, benzerlerinden, hareketli ve dinamik olması ile ayrılıyor. Yazar, okuru, bilimin soğuk ve beyaz koridorlarında yalnız bırakmıyor, hikâyeleştirmeler kullanarak bilim insanı ile okur arasındaki mesafeyi kısaltıyor. Kurgu yazarı olmasının avantajı ve mizahi üslubu sayesinde rahat okunan bir metin çıkarıyor karşımıza. 
Günümüzde astroloji deyince karşımıza, konudaki uzmanlıklarını nereden ve nasıl edindikleri belli olmayan astrolog/guru/koç/yıldızbilimcisi gibi sıfatları kendilerine yakıştıran, her türlü mecrada bir şekilde kendilerine yer bulan bilirkişiler çıkıyor. Eskiden yalnızca bir gazete köşesinden gündelik tahminlerde bulunanlar artık Türkiye’nin siyasi falına bakmakta, sağlık ve yatırım tavsiyeleri vermekte, bunları yaparken de hatırı sayılır bir gelir elde etmekteler. Gelecek tahmini üzerinden kazanç elde etmeyi bir kenara bırakalım, ayrıca bu kişiler, yaptıkları işin ciddiye alınmasını sağlamak için astrolojinin bilimsel bir temeli varmış gibi göstermesini de iyi biliyorlar.
Astroloji’nin Bilimle İmtihanı’ndan öğrendiğimize göre, geçmişi 1930’lara dayanan gazete fallarından bir adım öteye gidemeyen günümüz gazete, dergi, sosyal medya yıldız falcılığının umut ve gelecek sömürüsü olmasının rahatsız edici çok fazla yanı olduğu göz ardı edilemez, özellikle bilim insanları açısından. Kitapta da pek çok isabetli ve komik örneğine değinildiği gibi, bir hafta öncesinden, meteoroloji bilim dalı sayesinde fırtına olasılığının yüzde 90 olduğunu öğrenip de bir sonraki hafta elektrik kesintileri, su baskınları yaşanabileceğini bildirmek, özünde bir kandırmacadan öteye gitmemekte. Üstüne üstlük, astronomi ile astrolojinin, bir doğa bilimi ile bir sözde-bilimin karıştırılması, gökbilimciler için alıştıkları ama içten içe katlanılması zor bir durum.
Tüm bunların ötesinde, yazarın da kitabın ilk sayfasında andığı şekilde, kitabın asıl derdi, gerçeği, yalnızca gerçeği ortaya koymak.

0 yorum :

Yorum Gönder