30 Temmuz 2014 Çarşamba

Geçen yıl ne yaptığımı bilmiyorsunuz

Sadet Özer
Vatan Kitap Eki 17.07.2014 


Geçen yıl ABD’de yayımlanan, çok satanlar listelerinden inmeyen ve yaz kitabı olarak önerilen “Yalnız Kadınlar Yazı”, plajlar ve sahil kasabaları üzerine kafa yoran, bu neşeli ortamın ardında saklı kalan travmaları ele alan bir roman.


"Yalnız Kadınlar Yazı” geçen yıl ABD’de yayımlandığında, People Magazine, Vanity Fair, The Oprah Magazine ve Good Housekeeping dergileri tarafından yazın okunacak en iyi romanlardan biri seçilmişti. Uzun süre New York Times çok satanlar listesinde yer alan roman, üç arkadaşın yıllara uzanan arkadaşlıklarını, hayatla ilişkilerini, değişimlerini ele alıyor.
Romanın kahramanları 1931 yılında birer üniversite öğrencisidir. Lily, Bugie ve Nick. Budgie ile Lily’nin çocukluk arkadaşı, Lily ve Nick ise ilk görüşte aşık bir çifttir.
Ancak aradan geçen yedi yıl içerisinde Budgie’yle Nick’i evlenir. Lily ise 6 yaşında kızı gibi sevdiği kızkardeşine bakmaktadır.

Derken yine yaz gelir ve Lily, çocukluğundan beri her yaz yaptığı gibi yaz mevsimini Rhode Island, Seaview’da geçirecektir. Bu yazın da öncekiler gibi gibi sakin, hatta nerdeyse sıkıcı denecek kadar huzurlu geçeceğini sanmaktadır. Ancak artık görüşmediği Budgie ve Nick’in evli bir çift olarak Seaview’a geleceklerini öğrenince tüm huzuru kaçar.

Çünkü hem Budgie’nin dostluğunu yeniden kazanmak için uğraşacak hem de Nick’e tahammül etmek zorunda kalacaktır. Üstelik günlerini çılgın teyzesine ve kız kardeşi Kiki’ye bakmakla geçiren Lily, kendini kalbi kırılmış ve ihanete uğramış hissetmektedir. Ve tabii ki, eski dostu ve sevgisinin gelişiyle tüm yaralarının kabukları kalkacak, gizlenen sırlar ortaya dökülecektir. Romanın başından beri beklenen kasırga ise üç arkadaşın hayatında yaşanacakların adeta metaforudur.

“Yalnız Kadınlar Yazı” her ne kadar bir aşk ve arkadaşlık ilişkisi üzerine kurgulanmış olsa da arka planda toplumsal değişimleri, Hitler’in Avrupa’da yükselişine, artan Yahudi karşıtlığına ve yaklaşmakta olan II. Dünya Savaşı’na da değiniyor. Yazarı Beatriz Williams romanın oluşumunu ve şekillenmesini ise şöyle anlatıyor:
“Eşimin ailesi Connecticut eyaletinin güneydoğusunda yaşıyor, burası o şiddetli New England kasırgasının meydana geldiği bölgeye çok yakın, bu nedenle fırtına beni uzun zaman büyülemiştir. Kasırganın meydana geleceğini kimse bilmiyordu, o günkü hava tahminleri sabah saatlerinin güneşli ve öğleden sonra hafif rüzgârlı olacağı şeklindeydi.
Ancak kasırganın hızı üçüncü seviye olarak tespit edildi. Dalgalar 6 metreyi bulan tsunami benzeri bir büyüklüğe ulaşmıştı. Sahildeki yerleşim merkezleri tamamen silindi. Bunun üzerine bölgedeki bu kasabalar ve plaj yaşantısına dair hayatları düşünmeye başladım.”

0 yorum :

Yorum Gönder